Fotoğraf Kalır

14 Nisan 2025
DAVUT KÖKSOY

On iki fotoğraf sanatçısının öykü tadında yaşam öykülerinin de yer aldığı
söyleşileri zevkle okudum.

“Fotoğrafçılık, zamanın içindeki bir anı yakalamaktan çok daha fazlasıdır; dünyayı yeni bir ışıkta görmemizi sağlayan bir sanat formudur. Bir kameranın merceğinden güzelliği, duyguyu ve anlamı tek bir karede yakalayabiliriz.” Bu sözleri bir yerde okuyup not almışım ama nereden ya da hangi kitaptan not aldığımı kaydetmemişim. Fotoğraf üzerine yazılan yazıları ve fotoğraf kitaplarını okumayı çok severim. Kendim de yıllarca fotoğrafçılık yaptım. Bu yüzden bu kitaplar hep ilgimi çekmiştir.
Bugün  fotoğraf sanatçılarıyla yapılan bir kitabı sizlerle paylaşmak istiyorum. Sevda Yüksel, on iki fotoğraf sanatçısıyla yaptığı söyleşileri bir kitap haline getirmiş. Kitabın adı Fotoğraf Kalır. Kitap Bizim Çağ Kitaplığı tarafından 2024 yılında yayınlanmış. Yüksel, söyleşi yaptığı kişilerin yaşam öykülerini de eklemiş söyleşilerin başına. Öykü tadında yaşam öyküleri ile birlikte güzel söyleşileri zevkle okudum.

Biraz önce de belirttim. Yüksel on iki fotoğraf sanatçısıyla söyleşiler yapmış. Bunlar sırasıyla ve söyleşi başlıklarıyla “İzmit’in Fotoğraf Çınarı Cemal Turgay”, “Objektifiyle Resim Yapan Has Ressam Sıtkı Fırat”, “Fotoğrafın Ozanı Ozan Sağdıç”, “Fotoğraf Eri İbrahim Zaman”, “Türkiye’nin İlk Kadın Fotoğraf Eğitimcisi Güler Ertan”, “Umutla Çıkılan Bir Yolda Hep Umutla İbrahim Demirel”, “Fotoğrafın Adı Nevzat Çakır”, “Hayatı Fotoğrafın ‘FO’larıyla Geçen Sanatçı Halim Kulaksız”, “Akşamüstü Hüzünle Tuğrul Çakar”, “Şinasi Barutçu’nun Manevi Torunu Barbaros Gürsel”, “Işık Elçisi Gülnur Sözmen” ve “Şiir ve Fotoğraf Arasında Merih Akoğul”.

Arka kapak yazısında kitap “İzmit’in Fotoğraf Çınarı Cemal Turgay’dan (1929) Şiir ile Fotoğraf Aarasında Merih Akoğul’a (1963) uzanan bir çizgide on iki fotoğraf sanatçısının yaşamlarına aralanan kapılardan içeriye girdiğinizde okur olarak zenginleşecek, insan olarak güçlenecek, fotoğrafın Cumhuriyet tarihimiz içinde aldığı zorlu yola tanık olurken tutkularını emekleriyle buluşturan sanatçıları yakından tanımaktan mutluluk duyacaksınız.” diye tanıtılıyor.

Tanıtım yazısında da belirtildiği gibi yaşam öykülerini okuduğunuzda söyleşi yapılan on iki kişinin yaşam öykülerine, çocuk yaşta resim ve fotoğrafa olan ilgilerine tanık olacaksınız. Birbirine yakın yaşamları severek okuyacaksınız. Zaten Yüksel’in öykülemesi o kadar duru ki her yaşam öyküsünde yeni bir öykü tadı alıyorsunuz.

Yine kitabın arka kapağındaki Halim Kulaksız’ın sözleri de kitabı okumak için sizi yönlendiriyor. “Türkiye’de fotoğrafçılık modadan sonra en hızlı gelişen meslektir. En çok istismar edilen meslek de fotoğrafçılıktır. Bu iş babadan oğula, ustadan çırağa geçerek ilerledi o ilk yıllarda. Usta çırağına kırk hünerin otuz dokuzunu öğretir, birini kendisine saklarmış. Bizimkiler birini öğretip otuz dokuzunu kendilerine saklamışlar. Öyle saklamışlar ki bilinçsiz bir fotoğrafçılık almış başını yürümüş.”

Ben de on dört yaşındayken fotoğrafçılığa merak sardım. Yıldırım Beyazıt Lisesi’nde okurken resim öğretmenimiz Suzan Koldaş’ın yönlendirmesiyle fotoğrafçılık kursuna yazıldım. (Öğretmenim yaşıyorsa kulakları çınlasın. Aramızdan ayrıldıysa ışıklar içinde uyusun.) Yaklaşık 60 yıldır fotoğrafla uğraşıyorum. Kitapta söyleşi yapılan dört sanatçıyla iletişimin oldu. Tuğrul Çakar ve İbrahim Demirel ile AFSAD’da beraberdik. Halim Kulaksız’ın Refo stüdyosunda çektiğim fotoğrafların baskısını yaptırırdım. Sıtkı Fırat’la da tanışıp Fırat Color’da fotoğraf üzerine söyleşiler yapmıştım.

Ünlü fotoğrafçıların fotoğraf üzerine sözleriyle yazıma devam etmek istiyorum.
“İyi fotoğrafçılık alan derinliğinde değil, duyguların derinliğinde gizlidir.”  (Peter Adams)
“Kelimelere güvenmem. Fotoğraflara güvenirim.”  (Gilles Peress)
“Fotoğraf çekmek, yaşamın tadını her salisesinde doyasıya çıkarmaktır.”  (Marc Riboud)
“Bir fotoğrafın en iyi yanı şudur: İçindeki insanlar değişse bile kendisi asla değişmez.”  (Andy Warhol) “Fotoğraf makinem elimdeyken korku nedir bilmem.” (Alfred Eisenstaedt)

Siyah beyaz fotoğrafın önemini belirten sanatçılar da vardır. Onlardan yaptığım alıntaları da sizlerle paylaşmak istiyorum.  
“Siyah-beyaz fotoğrafçılığın renkleridir. Bana göre onlar insanoğlunun sonsuza kadar tabi kalacağı umut ve çaresizlik ikilisini temsil eder.”  (Robert Frank)
“Renkler betimleyicidir. Siyah-beyaz yorumsaldır.”  (Elliott Erwitt)
“Duygusal bir hikayede duygular siyah-beyazla çok daha güçlü bir şekilde aktarılabiliyor. Renk bir şekilde dikkat dağıtıyor, göze güzel geliyor ama kalbe her zaman ulaşamıyor.”  (Kim Hunter)
“Renkli görmek göze keyif verir, siyah-beyazı görmek ise ruha.” (Andri Cauldwell)
“Renkli her şeydir, siyah-beyaz ise daha fazlasıdır.”  (Dominic Rouse)  
“İnsanların fotoğrafını renkli çekerseniz kıyafetlerini çekmiş olursunuz. Ama siyah-beyaz çekerseniz ruhlarını çekmiş olursunuz!”  (Ted Grant)

Sevda Yüksel’i bize öykü tadında bu güzel söyleşileri okuma olanağı verdiği için kutluyorum.  Fotoğrafa ilgi duyan herkesin kitaplığında bulunması gereken bir kitap “Fotoğraf Kalır”. Güzel günlerde okumanız dileğiyle bol okumalı günler diliyorum.


14 Nisan 2025’te sonsuz.com.tr‘de yayımlanmıştır.